Türk göz hekimlerinden yabancı doktorlara eğitim

Türk Oftalmoloji Derneği tarafından ve Türk Neonatoloji Derneği desteğiyle düzenlenen erken doğan bebeklerde görülen, tedavi edilmezse görme kaybına yol açabilen Prematüre Retinopatisi (ROP) eğitimi Ankara’da tamamlandı.

Haber Giriş Tarihi: 09.10.2023 18:23
Haber Güncellenme Tarihi: 09.10.2023 18:23

ANKARA (İGFA) -  Türk hekimler, erken doğan bebeklerde tedavi edilmediğinde görme kaybına yol açan Prematüre Retinopatisi'nde (ROP) tanı ve tedaviye yönelik, yurt dışından gelen meslektaşlarına teorik, pratik ve simülasyon yöntemiyle uygulamalı eğitim verdi.

Türk Oftalmoloji Derneği Eğitim Merkezi (TODEM) Ankara’da yapılan eğitime 11 ülkeden gelen yabancı göz doktoru katıldı.

Türk Oftalmoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Ziya Kapran, ROP hastalığının, erken doğan bebeklerde, retinanın damarsal gelişiminin tamamlanmadan doğmaları nedeniyle ortaya çıktığını ve tedavi edilmediğinde kalıcı görme kaybına yol açtığını söyledi.

Prematürelerin yaklaşık yüzde 30'unda ROP hastalığı geliştiğini ve bunun yüzde 5-8'inin ciddi görme kaybıyla sonuçlandığına dikkat çeken Prof. Dr. Ziya Kapran, doğumu takiben birinci ayda ilk taramaların yapılması gerektiğini ve ciddi ROP gelişimi durumunda ise acilen lazer veya göz içine ilaç enjeksiyon yapılmaması durumunda hastalığın kalıcı körlüğe yol açabildiğini söyledi. "Bebek doğduktan sonra bir ay içinde muayenesinin yapılması ve ciddi ROP tespit edilmesi durumunda tedaviye hemen başlanması gerekiyor" diyen Kapran, "Bu muayene özel bir eğitim ve tecrübe gerektiriyor. Bu nedenle göz hekimlerinin güncel tanı ve tedavi yöntemlerine hakim olması gerekiyor. TOD olarak göz hekimlerimizin dünya ile güncel tecrübelere, bilgilere sahip olması için eğitim çalışmalarımıza ve yurt geneline yayılan eğitimlerimize kongrelerimize durmaksızın devam ediyoruz" dedi.

ROP İÇİN ERKEN TANI ÖNEMLİ

Türk Oftalmoloji Derneği Prematüre Retinopatisi Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Şengül Özdek de, bu hastalıkta kalıcı görme kaybı ile karşılaşılmaması için erken tanının şart olduğunu, bu nedenle muayene, tarama ve tanıya ilişkin verilen eğitim ve kursların büyük önem taşıdığını vurguladı.