7. Antalya Yörük Çalıştayı Antalya'da başladı

Antalya Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal, 7. Antalya Yörük Çalıştayı’nda, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün sözünde simgeleşen kara çadırın bir anlayışı, ruhu, zihniyeti ifade eden güvence ve sigorta olduğunu belirterek, “Kara çadır Türkiye Cumhuriyeti’nden yanadır. O kara çadırı temsil etmemiz, Türkiye’nin terazisini tutmamız lazım. Türkiye’nin geleceğine bir vatandaş hukuku içerisinde el koymamız lazım. Bunu kara çadır yapamazsa kimse yapamaz” diye konuştu.

Haber Giriş Tarihi: 19.01.2025 14:26
Haber Güncellenme Tarihi: 19.01.2025 14:26

ANTALYA (İGFA) - Antalya Muratpaşa Belediyesi’nin her yıl farklı temalar çerçevesinde gerçekleştirdiği Yörük Çalıştayı bu yıl ‘Yörük Kültüründe Kadın’ teması etrafında toplandı. Türkan Şoray Kültür Merkezi’nde düzenlenen ‘7. Antalya Yörük Çalıştayı’nı Başkan Uysal yakından takip etti. Çalıştayda Uysal’ın yanı sıra Antalya Vali Yardımcısı Ayhan Yazgan, Antalya Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Bayram Ali Çeltik, Akdeniz Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Şükrü Özen, Döşemealtı Belediye Başkanı Menderes Dal, Yörük kültürü ve tarihi üzerine çalışan akademisyenler, Yörük kültürü üzerine içerik üreten sosyal medya fenomenleri ve çok sayıda Yörük yer aldı.

Başkan Uysal, etkinlikte ilk olarak Mustafa Gümüş’ün ‘Yörüklerin İzinde’ isimli fotoğraf sergisini ziyaret etti. Açılış konuşmalarının ardından ise YÖRKAM Müdürü Doç. Dr. Fatih Uslu’nınmoderatörlüğünde gerçekleşen ‘Geçmişten Günümüze Yörük Obalarında Yörük Kadını’ başlıklı oturum ve YÖRKAM Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mustafa Uslu başkanlığında gerçekleşen, Yörük kadınlarının yas geleneği, sanat oluşumunda kadının rolü gibi konulara yer verilen iki ayrı oturum gerçekleşti.İki gün boyunca devam eden çalıştay, yoğun ilgiyle karşılandı. Çalıştayda ayrıca Yörüklerin konuşmacı olarak yer aldığı ‘Yörük Beyleri Serbest Kürsü’ etkinliği de gerçekleşti.

TÜRKİYE’NİN GELECEĞİNE KARA ÇADIR YÖN VERECEK

Başkan Uysal, 7’ncisi gerçekleştirdikleriYörük çalıştaylarınınyeni kuşakların, toplumun ve Türkiye’nin kadim kültürün ögelerini hatırlayarakgeleceğe yön vermesi için bir laboratuvar olarak düzenlendiğini söyledi. Çalıştayın bu yıl ‘Yörük kültüründe kadın’ temasıyla gerçekleştiğini hatırlatan Başkan Uysal, temanın özellikle doğu toplumları için son derece yakıcı olduğunun altını çizdi.

Türkiye’de ‘kadın’ başlığında eşitsizliklerinin yanı sıra ağır bir şiddet sorunun da var olduğunu belirten Uysal, buna karşın Yörük kültüründe, obalarında farklı bir tablonun bulunduğunu aktardı. Kendisinin de bu yaşamın canlı tanığı olduğunu belirten Başkan Uysal, şunları söyledi:

“Kadın, yükü taşır, obanın sözünü de söyler. Yörüklerde kadın böyle. Acımasızdır hayat. Burada bir de elinde bir yetenekli bey var. Bu kadın olmaz bundan mı diyeceksin? Demez zaten. En yetenekli kimse,bazen 16 yaşında bir çocuk bey olur. Bazen kadın olur. Bazen de bir koca, yaşlı, olur. İnsanların sadece yeteneğine, karar verme kabiliyetine, obanın bekasını, gelecek nesilleri, gelecek nesillerin devamını en iyi koruyacak olana o görev fiilen tebliğ edilir.”

Böylesi bir yaşama, değerler bütüne sahip Yörük kültürünün bugünün dünyasına söyleyeceği çok şey olduğunu dile getiren Başkan Uysal, “Yörük kültüründen insanların öğreneceği, Türkiye'mizin öğreneceği çok şey var. Çalıştaylarımızla da Türkiye'nin en önemli konuları hakkında geleceğe dair söz söylüyoruz.Yazılı ve sözlü, bilgi kaynağı oluşturuyoruz. Kuru görüntüyü bir kenara bırakıyoruz, kayıt oluşturuyoruz” diye konuştu.

Başkan Uysal, konuşmasının devamında, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün “Toroslarda çıkın bakın. Neredekara bir Yörük çadırı görürseniz ve dumanı da tütüyorsa dünyada hiçbir güç bizi asla yenemez” sözüyle simgeleşen ‘kara çadır’ın duruşunun hala Türkiye’nin geleceği için hayati olduğunu söyledi.

Kara çadırın bir anlayışı, ruhu, zihniyeti ifade eden güvence ve sigorta olduğunun altını çizen Başkan Uysal, “Kara çadır kavramı çok ağır bir kavram. Başyörük, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün bir vasiyetnamesi. O çadırın kaygıları olması lazım, uyarıları olması lazım. Hepimizin paylaşabileceği duygu zemininde kaygıları var, o kara çadırın” diye konuştu.

Başkan Uysal, Türkiye Cumhuriyeti’nin dünyanın doğusundaki tek ulus devlet olduğunu ve kuruluşunda, Atatürk’ün önderliğinde ‘Türk milleti’ tanımı ve şemsiyesi altında bütün farklılıkları, inkar etmeden aşarak birleştiğini kaydetti. Ancak bugünün Türkiyesi’nde siyasetçilerin tüm etnik ve mezhepsel farklılıkları durmaksızın tekrar ettiğini kaydeden Uysal, “Dertleri ne yani? Bizim dünyanın birinci liginde ileri bir ekonomi, ileri bir ulus devlet, ileri bir demokrasi kurmaya hakkımız yok mu? Biz birleşemez miyiz? Bence karaçadır bu duruma itiraz eder” diye konuştu.

Kara çadırın bu itirazının Türkiye’nin bekası için olduğunu belirten Başkan Uysal, “Karaçadır, aynı zamanda, ülkenin bekası için siyasetçilerin hiçbirinin dokunamayacağı bağımsız bir yargı olsun ister. Çünkü bir ülkenin temeli adalettir” dedi. Karaçadırın, bununla birlikte,Türkiye'nin kaynaklarının çok adil, hukuki, şeffaf, verimli kullanılmasını isteyeceğini de belirten Başkan Uysal, “Her sene ithalatımız, ihracatımızdan yüz milyar dolar fazla. Dünyaya yüz milyar dolar ilave ödeme yapıyoruz. Kara çadır bunu kabul etmez” diye konuştu.

Kara çadırın Türkiye’nin iyiliğine olan her şeyin yanında olduğunu belirtenUysal,şunları söyledi:

“Türkiye’nin ayrışmasından, dağılmasından, zarar etmesinden, ekonomisini çökmesinden, eğitim sisteminin teknoloji dünyasına ayak uyduramamasından, geri kalmasından, sağlık sisteminin insanlara adil hizmet verememesinden kaygılıdır, kara çadır. Kara çadır, bu ülkeyi yöneteceğim diye soyunan beylerden, beylik ister. Adalet ister. Çalışma ister. Uzak görüşlülük ister. Birliği beraberliği arttırmak ister, pekiştirmek ister. İnsanları ayrıştırmak değil birleştirmek ve Türkiye Cumhuriyeti'ni topyekun bir kuvvete dönüştürmek ister.”

Kara çadırın bu haliyle sadece Türkiye Cumhuriyeti’nden yana olduğunu belirten Başkan Uysal,“İşte o kara çadırı temsil etmemiz, Türkiye’nin terazisini tutmamız lazım. Türkiye’nin geleceğine yön vermemiz lazım. Türkiye’nin geleceğine bir vatandaş hukuku içerisinde el koymamız lazım. Bunu kara çadır yapamazsa kimse yapamaz” diye konuştu.

7. Antalya Yörük Çalıştayı, Pinhani’nin ‘Dünyadan Uzak’ şarkısını Teke Yöresinde çalınan def benzeri vurmalı çalgı olan delbek yorumuyla Youtube’da milyonlarca kez izlenmeyi başaran Türkan Abacı ve Dilek Topaç’ınperformanlarını sergilemelerinin ardından sona erdi.