Türk milletinin istiklal ve istikbali hiçbir zaman “nasılsa birileri bizi kurtarır” rehavetine teslim edilmemiştir.
Tarih, milletin kendi azmi ve kararlılığıyla yazdığı kahramanlık destanlarıyla doludur. Ancak bugün, bir kesimin sürekli olarak "devleti koruyan görünmeyen muhafızlar" hikayesiyle Türk milletinin direncini baltaladığına şahit oluyoruz. Bu söylem, milletin iradesini pasifize eden bir uyuşturucudan farksızdır.
Mustafa Kemal Atatürk, Milli Mücadele'yi başlatırken milletine güveniyordu. İşgal altındaki Anadolu'da, "Nasıl olsa birileri gelir bizi kurtarır" diyenlerin değil, “Bağımsızlık benim karakterimdir” diyenlerin sesine kulak verilmişti.
Şimdi soruyorum: Eğer Atatürk o harekete öncülük etmeseydi, hangi hayali güç emperyalizmi durduracaktı? Ve milletin desteğini almadan Atatürk başarılı olabilir miydi?
Bugün “Türk kelimesini Anayasa’dan kimse çıkaramaz, bu millet buna izin vermez” diyenler var. İyi de güzel kardeşim, madem bu millet her zaman bu kadar teyakkuzdaydı, Ergenekon kumpasında devletin subayları cezaevinde çürütülürken neredeydiler? Hayalet gibi bu ülkenin kahraman evlatları cezaevinde şehit edilirken neredeydi bu babayiğitler? Tabelalardan “TC” ibaresi sökülürken bu milletin fedaileri neden görünmedi? Çözüm sürecinde hendekler kazılıp Güneydoğu’daki şehirlerimiz bölünmeye sürüklenirken, Oslo’da gizli pazarlıklar yapılırken “bu millet izin vermez” masalı nerelerdeydi?
Bu milletin gazını almaktan vazgeçin artık.
Türk milletinin rehavete kapılmasını engelleyecek olan tek gerçek, onun kendi bilinç ve şuuruna kavuşmasıdır.
Millet uyutuluyor, ama siz uyuturken ninni söylemeyi bırakın! Bugün Türk milletine en büyük zarar, onu mücadele ruhundan uzaklaştıran bu “derin devlet masalları”dır.
Derin devlet mi arıyorsunuz?
İşte buradayım ve açıkça söylüyorum: Eğer bu milleti Türklük bilinciyle bir araya getirmez, birlikte hareket etmesini sağlayamazsanız, bu hikayenin sonu bellidir. Bir bahaneyle – etki ajanı, FETÖ’cü, Ergenekoncu – ülkenin aydınlarını, vatanseverlerini sustururlar ve yollarına devam ederler.
Türk milletinin kurtuluşu, ancak kendi iradesine, kendi tarihine ve kendi kimliğine sahip çıkmasıyla mümkündür. Bunu yüksek sesle söyleyin!
Bugün Türkiye'nin kurtuluşu, Mustafa Kemal’in 100 yıl önce işaret ettiği gibi yine milletin azmi ve kararlılığına bağlıdır.
Yeter artık masallarla bu milleti uyutmanız!
Türk Milleti uyanmalı, yoksa bedelini gelecek nesiller öder.